Cerid Rakka'dan sökün edince
  	Açılsın Urum'a yolu Cerid'in
  	Silsüpüroğlu Fettah Beyim ölünce
  	Kırıldı kanadı kolu Cerid'in
  	Toplansın aşiret birlik olalım
  	Biz bir zaman Elbeyli'de kalalım
  	Konuşalım bir karara varalım
  	Bozulmadan gitsin eli Cerid'in
  	Yüz atlımız daim ileri gitsin
  	Sağına soluna çok dikkat etsin
  	Pılışka vermeden menzile yetsin
  	Ziyarette aşsın yolu Cerid'in
  	Çekin göçü de Uruma dönün
  	Birecik altından Fırata inin
  	Azgındır suları keleğe binin
  	Bozaklıda akar seli Cerid'in
  	Sineği çok Nizip ovasına varmayın
  	Pusu vardır Şar dağına girmeyin
  	Urbanoğlu kız istiyor vermeyin
  	Koklatman yadlara gülü Cerid'in
  	Koç dağına çıktığımız duyarlar
  	Her tarafa çaşıt pusu kurarlar
  	Mürseloğlu seni neye sayarlar
  	O zaten ezelden kulu Cerid'in
  	Berikanlı Terikanlı semtimize gelemez
  	Kılıç çalıp önümüzde duramaz
  	Yolumuza çıkıp bacın alamaz
  	Onlardan sorulmaz halı Cerid'in
  	Seyfe'nin karşısı koca cebeldir
  	Cebeli aşınca seyfü seferdir
  	Yüz atlımız bin atlıya bedeldir
  	Dönerse silaha eli Cerid'in
  	Pusuya düşmeyin düz edin yolu
  	Sıcağa vurmayın evlad ayalı
  	Varıp konacağın Kırşehir eli
  	Keskin'de yayılır malı Cerid'in
  	Fettah Beyin köşek gibi gözleri
  	Ali Beyin pek tatlıdır sözleri
  	Burnu hızmalı da Cerid kızları
  	Deli etti Kul Yusuf'u dili Cerid'in
Ozan Kul Yusuf Kırşehir Öyküleriyle Kırşehir Türküleri, Destanları, Ağıtları – Baki Yaşa Altınok, Oba Yayıncılık, Mayıs – 2003, Ankara, s.70-71.